Dün sahilde gördüm seni,
Çok dalgındın gözlerin uzaklardaydı sanki.
Bir yol ayrımı kavşağında gibi,
Çaresiz gibiydin gördügüm kadarıyla.
Boynunda kırmızı bir atkı vardı,
Saçların rüzgarda dagılmıştı.
Dalgalar ayaklarını ıslatırken,
Sen hala uzaklara bakıyordun.
Kalbim kırık olsada yine sana gelmek istedim.
Düşündüm sen ordayken,
Bir heyecan sardı bedenimi titredim,
Kalbim git desede gelemedim,
Ayaklarım getirmedi beni sana.

Yüzünü göremiyordum ama anlamıştım,
Sen sevgi yokluklarına çare arıyordun.
Bir kol arıyordun başını yaslamak için,
Bir omuz arıyordun sevgiyle tutunmak için.
Belki göz yaşlarına bir mendil,
Dagılan saçlarına bir el arıyordun.
Kalbinde vefa olan bir dost arıyordun.
Dönmedin bir kez yüzünü görseydim,
Gözlerindeki yaşları saklıyordun bes belli.
Belliki çok karmakarışıktın,
Sana seslenmek istedim,
Kısıldı sesim seslenemedim.Bagıramadım ayrılıkların prensesine.

Güneşin battıgını nasılda farketmedin,
Oturmuştun bir kayanın üstüne.
Ellerini birleştirmiştin dizlerinde.
Hala çözememiştin hayat felsefesini.
Bir sigara tüttürmüştün sesizce,
Dumanı uzaga gitsin diye denize üflüyordun,
Sıkıntılı oldugun çok belliydi,
Dalgalara başını sallayıp bir şeyler anlatıyordun.
Gözlerini karanlıkta göremiyordum,
Göremedim yüzündeki pişmanlıkları.
El salamak istedim sana,
Kalkmadı kollarım sallıyamadım,
Omuzlarımda sanki agırlıgın vardı.

Beraber yürüdük sen beni görmeden,
Sokakları beraber geçtik anlamadın.
Sen vitrinlere bakarken ben saklandım,
Neden kalbim sana kırıktı,
Loş gece lambaları yüzünü göstermedi,
Bu gecede gözlerini göremedim.
Kim bilir seni bir daha görebilirmiyim.
Görebilirmiyim bilmiyorum.
Sevdana yagmurler yagdırsam ince ince,
Aşkına çiçek olup açıversem gelinciklerle.
Uçurtma olup gökyüzüne adımızı yazsam,
Ama yazamadım gök yüzüne sevdamızı,
Parmaklarım yazmadı,
Ellerimde ayrılıgın sıcaklıgı çok taze,
Yazamadım, yagamadım, yapamadım.
Bir sana hoşça kal diyemedim...
       Cengiz yılmaz hoca